Hiçbir ulusa, kişiye, dine,
olaya atfedilmemiş evrensel ve sosyal hareket olan Olimpiyat düşüncesinde tema olimpik kültür üzerine kuruludur.
Olimpik düşünce ya da
olimpizm ise sadece bir düşünce olmanın çok daha ötesinde…
Olimpiyatlar
logosuna baktığımızda iç içe beş ayrı halka görürüz.
Bu
beş halka, beş kıtayı temsil eder ve bu halkalar yıllardır, büyük bir dayanışma
içinde evrensel, eşit, insancıl, sürdürülebilir olarak insanların en doğal
hakkı olan spor yapmalarını temsil ederler.
Olimpik değerlerin her biri
de ayrı bir önemdedir.
Mükemmeliyetçilik bunlardan
biri ve kişinin oyun sahasında ya da profesyonel arenada elinden gelenin en
iyisini yapması anlamını taşır.
Sadece kazanmayı değil,
aynı zamanda katılımda bulunmayı, doğru ilerlemeyi, günlük hayatımızda en iyisi
olmaya çabalamayı ve güçlü bir vücut, beyin ve iradenin sağlıklı birleşiminden
faydalanma anlamına gelir.
Sporu, dünyanın dört bir yanındaki insanlar arasında
karşılıklı anlayış ve dostluk aracı olarak görmeye teşvik eder.
Kendinize, bedeninize, başkalarına,
kurallara, spora ve çevreye saygı da bir başka önemli değerdir. Fair playin
yanı sıra dopinge ve diğer ahlak dışı davranışlara karşı savaşı içerir.
Olimpik hareket, sporun
hiçbir ayrımcılık olmaksın yapılabilmesini sağlamayı kapsar ve insanları
ilginin merkezine yerleştirerek, spor yapmanın bir insan hakkı olduğuna dikkat
çeker.
Spor bireyler ve toplum üzerinde yapabileceği evresel etkiyi önemser.
Yıllardır süregelen olimpiyatların ana teması tek bir cümle
ile özetlenmek istenirse belki de o cümle şu olurdu:
Spor herkese aittir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder