4 Mayıs 2012 Cuma

Mutluluk !


İstanbul Arel Üniversitesine konuğum.

Üniversitesinin  Spor Yazarları ve Medya” konulu

Eğitim programına bir yolculuk var anlayacağınız.

Arel’ de ne konuşuyor olacağım.

İzninizle kısa kısa paylaşmak isterim.

***

Sayın Hıncal Uluç’a göre, spor yazarları, spor tarihinin tanıklarıdır.

Çağımızın ünlü edebiyatçılarından Octavio Paz  ise demiştir ki:

 “Yazarlar tarihin kahramanları değil, tarihin tanıklarıdır. Stadyumlarda milyonların taptığı kahramanlar yetişirler. Spor yazarları iste bu tarihin tanıklarıdır. Onlar yazarlar tarihi...Yasanmış olanı yazmak, yaşananı ölümsüzleştirmektir.”

***

Bir spor yazarımız, kulüp yazarlığının toplumda yerleşmiş bir algı haline geldiğini ve spor yazarı ile taraftar arasında karşılıklı beslemeye dönüştüğünü söyle anlatıyor:

“Mesleğim sorulduğunda hiç değişmeyen bir diyalog yasıyoruz:

“Ne iş yapıyorsunuz?”

“Spor yazarıyım.”

“Hangi takım?!..”

***

Oysa, ünlü Gazeteci ve Spor Yazarı Sayın Halit Kıvanç ise, kariyerinin başında bir İngiltere ziyaretinde mesleğini soranlara;

 “Spor yazarıyım, spikerim” diye cevap verdikten sonra İngilizlerin şaşkınlık yaşadıklarını ve  “Hangi spor?” diye sorduklarını aktarıyor.

 Çünkü onlara göre kimse birden fazla sporda yeterince uzmanlaşamaz.

***

Objektif olmak isteyen bir muhabir anlatıyor:

“Bir takımın bir müsabakasına gitmiştim.

 Maalesef statta televizyon yok  tabii…

Takım bir gol atıyor, ofsayt mı değil mi tereddütte kalıyorum.

Haber yazmalıyım ve hemen gazeteyi arıyorum. Takımın taraftarı olmayan birine soruyorum. Taraftarın vereceği cevaba ben bile güvenmiyorum!”

***

17. yüzyılda yaşamış Fransız Yazar La Rochefoucauld:

“İnsanlar askla ilgili yazılar okumasalardı, çok az insan âsık olurdu” demişti.

Her ne kadar farklı alanlar olsa bile, aynı yaklaşımla yola çıkıldığında, spor

hakkında yazılanların da sporun gelişmesinde ve biçimlenmesinde rol sahibi olacağı

söylenebilir.

***

İstanbul’da bunları konuşuyor olacağız. Ve heyecanlıyım da…

“Bayan Spor Yazarı” olmak konusunda gelecek bir soru için de hazırım:

Öncelikle yapmaya çalıştığım bu işe inanılmaz bir sevgi, saygı ve heyecan duyuyorum. Diyalog kurduğum hemen her kesimden insanın da saygı ve ilgisiyle karşılaşıyorum. İnsanın yaptığı işe aşık olması dedikleri budur sanırım.

Sayın Uluç’un dediği gibi; “ sizlerle birlikte, bu gün spor tarihinin tanığı olmak ve yarın için yaşananları ölümsüzleştirmek…”

İşte benim inanılmaz büyük mutluluğum!

Sevgiyle kalınız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder